Semerkant'ı gezdikten sonra Semerkant Devlet Üniversitesi Rektör Yardımcısı beni Tacikistan sınırındaki Pencekent yakınındaki minübüs garajına bırakıyor.. Kısa bir yolculuktan sonra Pencekent'e ulaşıyorum... Sınır kapıları her zaman insanı ürkütüyor... Nedendir bilmem!... Kıyafetleriylei hal ve hareketleriyle görevlilerin bir çoğu itici!... Nasıl bir açık bulurum darüşvet alırım diye bakıyorlar adeta...  her neyse, sınırı geçiyorum... Kısa bir yürüyüşten sonra Pencekent'deyim... Neredeyim? İsteseniz haritaya bakın!... Taksiciler üzerime üşüşüyor... Dil bilmiyoruz!... Tacik para biriminin değerini bilmiyorum... Döviz büfesi denen bir şey yok.. Pazarlık ediyorum.. Pencekent şehir merkezine gitmek üzere bir özel taksi ile anlaşıyorum... Pencekent'teyim.. Bu defa Dusanbe'ye nasıl giderim diye Tarzan'ca insanlrla anlaşmaya çalışıyorum.. 50 Dolara anlaşıyorum.. Yalnız Jeep'in kalkması için benden başka 3 yolcu daha gerekli.. Yaklaşık 2 saat bekleyişden sonra yolcular bulunuyor..  Ve macera başlıyor...

Pencekent'den Dusanbe'ye yaptığım 12 saat Jeep yolculuğunu asla unutamam...  Kesinlikle yol denen bir şey yok... Dağların arasından, vadilerden ilerliyoruz... 5 km. yapım aşamasındaki tünelden geçiyoruz... Allah'ım böyle bir şey olur mu? Kayalar arasından oluk oluk sular akıyor.. 5 km tünelde araba lastiklerinin üst sınırına kadar sular içindey gidiyoruz.... national Geographics'e girecek bir seyahat!.. Aman Allah'ım...

Nihayet akşam saatlerinde Dusanbe'ye varıyorum... Ahmet Burçin ve Atilla ile buluşuyoruz... Dusanbe'de halıcılık yapan Mustafa Ugur'un evinde güzel bir yemek yiyoruz.. Sonra mihmandarımız Muhammed ile Dusanbe'yi keşfe çıkıyoruz..

Dusanbe gerçekten çok hoş bir şehir.. Düşündüğümden öte modern, yeşil, sevimli..

Dusanbe'den uçakla Tacikistan'ın ikinci büyük kenti Khujant'a uçuyoruz.. Akşam saatlerinde Khujant'e varıyoruz..

Khujant'ta unutulmayan kelimeler çıkıyor ağzımdan..

Afrika yamyam... Bu söz tüm seyahat boyunca dilimizde.. Eğleniyoruz işte..

Gece yarısından sabah kadar eğleniyoruz... Sabaha doğru Saat 5'te bizi anlaştığımız taksi alıyor.. Bişkek'in Oş kentine doğru yol alıyoruz...

Her şey güzel.. Asla unutulmaz.. Bir ömür boyu unutulmaz.. Yol arkadaşlarım güzel insanlar...

Tacikistan Hakkında...

Sovyetlerden ayrılan bir Asya ülkesi. Taciklerin kökeni diğer dört Orta Asya devletinden farklı olarak Türk değil Fars (İran) asıllıdır. Tacikçe, Farsça'nın bir koludur. Ülkede Taciklerden başka Özbek Türkleri, Türkmen Türkleri ve Kırgız Türkleri de bulunur. Çoğunluk İslam dinindendir.

Başkenti Duşanbe'dir. Ülkenin en büyük havaalanı burada bulunmaktadır. Diğer önemli şehirleri: Hocent, Kul'ab, Novabad Yüzölçümü: 143.100 km². Nüfusu: 5.710.000 (1993 tahmini). Nüfusun % 33'ü şehirlerde yaşamaktadır. Ortalama ömür 67 yıldır. Çocuk ölümlerinin oranı binde 41'dir. Nüfusun % 43'ünü 14 yaşın altındakiler oluşturmaktadır.

Ömer Hayyam Heykeli, Dusanbe

Khujant.. Atilla Uğur arkadaşımızın objektifinden..

Khujant.. Atilla Uğur arkadaşımızın objektifinden..