|
![](afrika/nijerya/1nijerya.JPG)
Lagos, belki de dünyanın en kirli, en pis, suç oranı yüksek
metropollerinden birisi... Allah düşürmesin, yanlış olmaz herhalde!...
Lagos demek Nijerya demek değil elbette.. Biz sadece Lagos'u gezebildik
ve başka şehirlere güvenlik nedenleriyle gitmeye cesaret edemedik...
![](afrika/nijerya/2nijerya.JPG)
DEVLETİN ADI: Nijerya Federal Cumhuriyeti
BAŞŞEHRİ: Lagos
NÜFUSU: 89.666.000
YÜZÖLÇÜMÜ: 923.773 km2
RESMİ DİLİ: İngilizce
DİNİ: İslam
PARA BİRİMİ: Naira (= 100 Kobo)
Batı Afrika’da, İngiliz Milletler Topluluğu üyesi federal bir
cumhuriyet.
Tarihi
Bugünkü Nijerya topraklarında ilk yaşayanların, milattan 700 yıl
öncesine rastladığı tahmin edilmekte, fakat bunların kimler olduğu
hakkında kesin bir hükme varılamamaktadır.
Nijerya’nın tarihini, Arapça yazılmış kayıtlara dayalı olarak, kuzey
bölgelerde 9. yüzyıl başlarında kurulmuş, Konem-Boru ve batı bölgelerde
de yedi Hausa şehir devletleriyle başlatmak mümkündür.
On ikinci yüzyıldan itibaren kurulmaya başlanmış Yoruba veIfe
krallıkları, 14. yüzyıldan itibaren kıtayı aydınlatmaya başlayan İslam
ışıklarıyla eriyip gitmişlerdir.
İslamiyetin yayılmasıyla, mevcut şehir devletleri ve birçok kabile
Müslümanlıkla şereflenmişlerdir. Buna göre Kuzey Nijerya tamamen
İslamlaşmış ve geri kalan bölgeler de İslamiyetin nüfuzu altına
girmişti.
Nijerya’ya ilk olarak 15. yüzyılda Avrupa sömürgeciliğini ve zulmünü
getirenler, Portekiz ve İngiliz esir tüccarı denizciler olmuştur. Bir
yanda doğudan parlayan İslam güneşi köleliği önleyici, eritici
ışıklarıyla Afrikalılara hayat getirirken, diğer yanda bozulmuş
dinlerinin taassubu ve maddi hırslarla dolmuş Avrupalılar, Nijerya’nın
zenci insanlarını esir yapıyor ve satıyordu. Böylece, Avrupalıların
işgalleriyle Atlantik esir ticareti başlamıştı. 350 yıl kadar süren bu
vahşet, 20.000.000 Nijeryalı’nın esir olarak satılmasıyla Avrupa
tarihinde kara bir leke olarak kalmıştır.
İngiltere, 19. yüzyıl başlarından itibaren, Nijerya içişlerine karışmaya
başladı. İlk olarak Lagos, 1861 yılında bir İngiliz kolonisi haline
geldi. 1885’te Gine Körfezi civarı, İngiltere’nin himayesine girdi.
Bundan sonra İngiltere, Nijerya’yı iki himaye bölgesine ayırdı. İkisini
birden bir vali yönetiminde tuttu.
Birinci Dünya Harbinden sonra başlayan milliyetçilik hareketleri,
Nijeryalılar arasında yabancılara karşı isyan etme ve bağımsızlığı elde
etme düşüncesini getirdi.
1950 yılında, idare gücünü, merkezi otoriteyle üç ayrı bölgenin
meclisleri arasında paylaştıran yeni bir federal sistem getirildi. 1954
yılında ilan edilen anayasa, kuzey, batı ve doğu bölgeleri güçlü bir
merkezi hükümete bağlı olarak, Nijeryalılara sahip oldukları kanuni
hakları verdi. İngiltere, iş başına kendi çıkarlarını koruyacak bir
hükümeti getirmeyi planlıyordu. Ülkede üç büyük parti kuruldu ve 1959
yılında seçimler yapıldı. Bu seçimlerde kuzey bölgenin Nijerya Halkları
Kongresi (NPC) kazandı ve parti lideri Ebubekir Tafawa Balewa başbakan
oldu. Müslümanların çoğunlukta olduğu kuzey bölge iktidara gelince, ilk
iş olarak 1960 yılında bağımsızlığı elde etti. Nijerya bundan sonra 1963
yılında Cumhuriyeti ilan etti ve akabinde 1965 yılında yeni seçimler
yapıldı. Fakat bundan sonra Nijerya’da iç karışıklıklar başladı. 30
Mayıs 1967’de Doğu Bölgesi Biafra Cumhuriyeti adıyla isyan ettiyse de,
Nijerya hükümeti dış güçlerin yardımıyla bu isyanı bastırdı. Fakat bu iç
harp 30 aydan fazla sürdü ve 20. yüzyılın en kanlı ve korkunç
çatışmalarından biri oldu. Biafra bölgesi binlerce ölü ve birçok harap
olmuş binayla doldu.
1970 yılından sonra olay yatıştı ve bu arada bulunan petrol yatakları
Nijerya’nın hayatını değiştirdi. 29 Haziran 1975’te General Muhammed
yeni bir askeri darbeyle iş başına geldi. Çok geçmeden 1976’da yapılan
üçüncü ihtilal teşebbüsü başarısızlıkla bitti. Fakat, General Muhammed
öldürüldü ve yerine, yardımcısı General Olesegun Obasanjo geçti. General
İbrahim Babangida devlet başkanı olup, askeri bir rejim kuruldu. Bundan
sonra NijeryaFederal Hükümeti, petrol gelirlerinin getirdiği refah
düzeyi ile iç olayları önlemeye başladı ve bugün için Nijerya Afrika’nın
en gelişmiş ülkelerinden biri haline geldi. 4 Temmuz 1992’de seçimlerle
tekrar demokratik düzene geçilmeye ilk adım atıldı. Sivil yönetime geçiş
tarihi olarak çeşitli zamanlar belirlendi ise de en son olarak 27
Ağustos 1993’e ertelendi.
Nüfus ve Sosyal Hayat
Dünyanın nüfus bakımından dokuzuncu ülkesi olan Nijerya, yaklaşık
89.666.000 nüfusuyla Afrika’nın en kalabalık ülkesidir. Nüfus artışının
en yüksek olduğu ülkelerden biridir.
Halkın büyük bir bölümünü yerli kabileler teşkil eder. Ayrıca Avrupalı
beyazlar da mevcuttur. Nüfus, birbirinden birçok bakımlardan farklı,
yüzlerce çeşit gruplardan teşekkül eder. Bunların en güçlü ve geniş
olanı Housa-Fulani kabileleridir. On dördüncü yüzyılda Müslümanlıkla
şereflenen bu insanlar, ülke idaresini ellerinde tutmaktadırlar. Ayrıca
güneybatıda Yoruba, güneydoğuda İbo kabileleri de güçlüdür. Bundan başka
Tıv, Iraw, İbibio, Efik veIfe kabileleri, sayıca kalabalık diğer
kabilelerden birkaçıdır.
Kuzeyde bulunan ve ülke yönetiminde başrolü oynayan Hausa-Fulani
kabileleri genellikle ticaret ve çiftçilikle uğraşırlar. Ülke idaresinde
ve hayat tarzlarında, İslam kaidelerine bağlı kalırlar.
Nijerya nüfusunun yarıdan çoğu Müslümandır. Ülkede, genellikle Avrupalı
olan bir miktar Hıristiyan vardır. Bazı kabileler ise hala putperesttir.
Müslüman Nijeryalıların kültür düzeyleri oldukça yüksektir. Ülke
genelinde okuma-yazma oranı % 50’dir. Nijerya’da toplam 13 üniversite
mevcuttur.
Nijerya’da, yüzlerce çeşit kabile gruplarının, yine yüzlerce çeşit dili
vardır. Bugün için Afro-Asyatik ve Nijer-Kongo ailelerinden gelme
300’den fazla yerli dil tespit edilmiştir. Ülke, uzun yıllar İngiltere
zulmü ve sömürgesi altında kaldığı için, resmi daireler ve okullarda
İngilizce kullanılmış ve ülkenin resmi dili haline gelmiştir. Bundan
başka Arapça da konuşulmaktadır. Yerli dillerinin en yaygın ve sosyal
hayatta tesirli olanları Hausa,Yoruba ve İbo dilleridir.
Kabileler arasında adet, örf, dil, din ve yaşantı bakımından birçok
farklılık varsa da, ekonomik hayatta nüfusun çoğunluğu tarım ve
ticarette birleşir. Birçok köy ve klanların yönetim unsurunun temelini,
büyük ölçüde genişlemiş ve poligami türde aileler meydana getirir. Bu
aileler politik, sosyal ve ekonomik sistemler itibariyle, aileye has bir
organize ile, gıda üretiminde en güçlü olma amacındadır. Fakat bu
aileler hiçbir zaman Avrupa’daki ayrıcalıklı zümreler halinde değildir
ve aile reisleri veya klan başkanları bir Avrupa diktatörü şeklinde
hareket etmezler.
Kaynak:http://www.cografya.gen.tr/siyasi/devletler/nijerya.htm
|
|
![](afrika/nijerya/6nijerya.JPG)
Logos Üniversitesi kampüs girişindeyim...
![](afrika/nijerya/14nijerya.JPG)
Lagos'ta bana mihmandarlık yapan Festus Sunday ile Lagos Üniversitesi
kampüsündeyiz.. Sağolsun.. Gece yarısı beni havaalanında karşıladı..
Lagos Üniversitesi misafirhanesinde sadece 5 saat uyuduktan sonra beni
tekrar havaalanına götürdü ve Fildişi Sahilleri'ne uçtum.. Dönüşte de
bana yine can'ı gönülden hizmet etti.. Festus, Üniversite'de Matematik
alanında yüksek lisans yapıyor...
![](afrika/nijerya/7nijerya.JPG)
![](afrika/nijerya/15nijerya.JPG)
Dr. Solo Fajana dostumuz sağolsun bizim için elinde gelen her şeyi
yaptı...
![](afrika/nijerya/13nijerya.JPG)
![](afrika/nijerya/4nijerya.JPG)
Nijerya'lı şoförümüz... Yerel kıyafetleriyle... |
|