Can Aktan'la  HONDURAS'a Yolculuk  
     
 

DEVLETİN ADI: Honduras Cumhuriyeti
BAŞŞEHRİ: Tegucigalpa
NÜFUSU: 4.996.000
YÜZÖLÇÜMÜ: 112.088 km2
RESMİ DİLİ: İspanyolca
DİNİ: Hıristiyanlık
PARA BİRİMİ: Lempira

Orta Amerika’da yer alan bir devlet. Kuzeyde Antil Denizi, Küba, Haiti, Dominik Cumhuriyeti; güneyde Büyük Okyanus, Nikaragua, Fonseca Körfezi ve El Salvador; batıda Guatemala, doğuda Karaib Denizi, Nikaragua ve Pasifik Okyanusu ile çevrilidir. Pasifik Okyanusuna 90 kilometrelik bir kıyısı vardır. Orta Amerika devletleri arasında en büyük olan ülkedir.

Maya Kültürünün Bugünkü Honduras tarafındaki kalıntıları: Copan

Photograph by Kenneth Garrett

Tarihi

Honduras’a ilk yerleşenlerin M.Ö. 2000 yıllarında Mayalar olduğu ileri sürülmektedir. Honduras’ın batı bölgesindeki kalıntılar ve birleşmiş üç merkezdeki (Copan-Honduras, Tazumal-el Salvador, Qurigua-Guatemala) işaretler bunu doğrulamaktadır. 26 Haziran 1497’de İspanyollar Camerun burnuna çıktılar. 14 Ağustos 1502 yılında Cristof Colom, Cape Gracias a Dios bölgesini buldu. Yerli kabilelerin hakimiyeti altında bulunan Honduras’ın ele geçirilmesi işi 1524 yılında Meksika’yı alan Hernan Cortes tarafından Cristobal de Olid’e verildi. Fakat Cristobal de Olid isyan edince 1525 yılında Cortes tarafından öldürüldü. Fakat bu sefer yerli kabilelerle mücadele başladı. Kabilelerin reisi Lempira (sonra para birimine isim olarak verildi) daha şiddetli mukavemet gösterdi. Gümüş ve diğer madenler bakımından zengin bir memleket olan Honduras bir müddet biri Tegucigalpa, diğeri Comayagua olmak üzere iki valilik halinde kaldı.

On altıncı yüzyılda korsanların saldırıları ve Afrika zencilerinin istilaları başladı. 1740 yılında zenciler İngiliz Hondurasını kurdu. Honduras 1821 yılında İspanyol egemenliğinden kurtuldu.

Bir müddet Meksika’da gelişen Agustin de Hurbide’nin rejimi altında kaldılar. 1821 yılında Hurbide İmparatorluğunun yıkılması üzerine Orta Amerika Federasyonuna katıldılar. 1827 yılında başşehir Comayagua yerine Tegucigalpa ilan edildi. Federasyon dağılınca 26 Ocak 1838 yılında tam bağımsızlığını kazandı.

Honduras Roma Katolikliği ve İspanya aristokrasisi tesiriyle politik bölünmelere uğramaya başladı. Tegucigalpa liberal parti ve Comayagua da muhafazakar partinin merkezi haline geldi. Bu bölünme komşu devletlerde de mevcut idi.

Guatemalalı diktatör Rafeal Carrear 1844-1865 yıllarında liberalleri idaresi altına aldı. 1849-1863 yılları arasında Honduras, El Salvador ve Nikaragua üçlü konfederasyon kurmuşlardı. Daha sonra İngilizler, Honduras’ın kereste ticaretine el atarak, San Jan Nehrinin ağzını işgal ettiler. Cleyton-Bulwer antlaşması yapıldı. 1859 yılında İngiltere Moskito bölgesi için Honduras ile bir antlaşma daha yaptı. 1871-1874 Guatemala ve El Salvador harplerinden sonra önce Ponciano Leiva sonra da Aurelio Soto başkan oldular.Soto, Honduras’a yenilikler getirdi.

1933 ile 1949 yılları arasında Tiburcio Carias başkanlığında bir diktatörlük kuruldu. Tarias 1949 yılında devrilerek Juan Manuel Gölvez başkan oldu. Bu dönemde yol, okul, tesis yapımına, içme suyu ve kanalizasyon sistemlerine ağırlık verildi. 1954 seçimlerini liberal Dr. Ramon Villeda kazandı. Birçok karışıklıklar sonunda 6 yıllık ilk başkan olarak seçildi. 1960’da Nikaragua ile olan toprak anlaşmazlığı İspanya Kralı Onüçüncü Alfonso hakemliğinde, Honduras’a Coca Nehri kuzeyindeki 15.600 km2lik arazinin verilmesiyle sonuçlandı.

1965 yılında Albay Oswaldo Lopez başkan oldu. 1969 El Salvador harbinden sonra da, 1971 seçimlerini milliyetçi Roman Cruz kazandı. ABD’den Swan adaları devir alındı. Bu arada Fifi kasırgası büyük sıkıntılar getirdi.

1975 yılında Albay Juan Alberto Castro bir askeri darbe ile başa geçti. 1981’de sivil yönetime dönmek üzere seçimler yapıldı ise de ordu perde arkasında kalarak yönetim üzerindeki ağırlığını sürdürdü. Cördava’nın başkanlığı sırasında ABD ile ilişkiler daha da güçlendi. 1985 seçimlerinde anayasaya aykırı olarak en çok oyu alan partinin birinci gelen adayın başkan seçilmesi sistemi uygulandı ve Jose Azcona Hoyo başkan oldu. Hoyo 1987’de Kosta Rika’nın önderliğinde Orta Amerika Barış Planını imzalayarak ülke politikasını bir ölçüde değiştirdi. 1990 Ocak ayında yapılan seçimleri muhalefetteki Ulusal Parti kazandı. Böylece 1932’den bu yana ilk defa bir muhalefet partisi seçimleri kazanarak iktidara gelmiş oldu.

Nüfus ve Sosyal Hayat

Nüfusun % 60’ı köylerde, geri kalan kısmı şehirlerde yaşar. Halkın % 90’ını melezler, % 7’sini saf kızılderililer, % 3’ünü ise zenci-beyazlar teşkil etmektedir. Nüfusun en kalabalık olduğu yerler ülkenin merkezindeki vadilerdir. Önemli şehirleri Tegucigalpa ve San Pedro Sula’dır. Halkın çoğunluğu İspanyolca konuşur.

Din: Honduras halkı Hıristiyandır. Halkın % 86’sı Katoliktir. 36 bin kadar Protestan vardır.

Eğitim: Eğitim 8 ile 12 yaş arasında mecburi ve ücretsizdir. Halkın % 40’ı okuma yazma bilmemektedir. Ülkede yüksek okul olarak Pan Amerikan Okulu, Milli Üniversite ve Tarım Ürünleri Deneme Merkezi vardır.
 

Bir Gezgin'in Honduras Notları...

Yazan : Oya Berk

Honduras’ın başkenti Tegucigalpa’da, daha sonra ülkenin pek çok kentinde göreceğimiz turizm afişleri karşılıyor bizi; “Bir küçük ülke, üç büyük dünya: Tropikal doğa, Maya Rönesansı, Karayip tarzı.” Kolomb bu topraklara ayak bastığında, ülkeyi İspanyolcada ‘derinlikler’ anlamına gelen Honduras olarak adlandırmış. Honduras M.Ö. 1200’lü yıllardan bugüne dek pek çok uygarlığa ev sahipliği yapmakta. Ülkenin para birimi ‘lempira’, 16. yüzyılda İspanyol işgaline direnen yerlilerden birinin adı aynı zamanda.

Sahip olduğu yeraltı zenginlikleriyle geçmişte korsanların dikkatini çeken ülke, 19. yüzyılın ortalarında bağımsızlığını ilan etti. Avrupa ve Amerika’ya muz ihraç eden Honduras, çokuluslu tekellerin ülke yönetiminde de etkin olmaları nedeniyle ‘muz cumhuriyeti’ olarak anılmaya başlandı. Başkent Tegucigalpa’nın (sakinlerinin söyleyişiyle Tegus) adı yerli dilinde ‘Gümüş Dağ’ anlamına geliyor. Tegus, Tegucigalpa ve Comayaguela adlı iki küçük şehrin birleşmesinden oluşuyor. Çoğu Latin Amerika kentleri gibi Tegus’un da merkezinde bir meydan ve onu çevreleyen sokaklar bulunuyor. Concordia Parkı’nda, ülkenin simgesi haline gelmiş eski Maya şehri Copan’ın minyatürü yer alıyor. San Isidro pazarında Honduras el sanatlarının seçkin örnekleri sergileniyor. Obelisque parkındaki bağımsızlık anıtını gördükten sonra kentin tepeden gözalıcı bir manzarasını seyredeceğimiz La Paz parkına çıkıyoruz. Hayat bütün büyük kentlerde olduğu gibi kalabalık ve gürültülü bir biçimde akıyor burada da. Sokaklarda kurulan pazar tezgahlarını, meyveleri soyup doğrayarak poşetlere koyan seyyar meyve arabalarını, gündelik hayatın sıradan ayrıntılarını gözlemliyoruz sokaklar boyunca yürüyerek. Ertesi gün başkente yakın şirin bir kasaba olan Valle de Angeles yani ‘Melekler Vadisi’ndeyiz. Güneşin ışıklarıyla yıkanmış tenha sokaklar ve restore edilmiş İspanyol evleri arasında dolaşıyoruz. Tahta oyma heykeller, sepetler, seramik işleri ve daha pek çok ilginç yerel işler Tegucigalpa’dan daha ucuz ve kaliteli burada.

Başkente oldukça yakın mesafede bambaşka bir dünyanın kapılarını aralıyoruz. 43 metreden dökülen Pulhapanzak şelaleleri özellikle haftasonları Honduraslıların akınına uğruyor. Tegus’tan San Pedro Sula’ya doğru giderken, üç yüzden fazla kuş çeşidine evsahipliği yapan Yojoa gölü kıyılarında mola veriyoruz. Gölün lezzetli alabalıklarının tadına bakıp kuşları doğal ortamlarında gözlemlemek doğaseverler için bulunmaz fırsat. Ülkenin ikinci büyük kenti olan San Pedro Sula’da Haziran ayındaki festival dışında pek fazla bir hareketlilik yok. Kent, genellikle ülkenin kuzey kıyılarına seyahat etmek isteyen gezginlerin uğrak noktası.


Honduras’ın üçüncü büyük şehri La Ceiba, başkent Tegucigalpa’dan otobüsle yedi saatlik bir uzaklıkta. Kentin adı Mayaların kutsal saydığı ‘ceiba’ ağacından geliyor. Çevrede siyah ırktan Garifuna halkının yaşadığı balıkçı köyleri bulunuyor. Garifunalar, buralara köle getiren gemilerden kaçarak koloni oluşturmuşlar. Yerel dillerin de karıştığı tuhaf bir İngilizce konuşuyorlar. Dansları ve müziklerindeki kıvrak Afrika ritmleriyle yıllardır kendilerine özgü bir yaşam tarzını sürdürüyorlar.

http://www.thegate.com.tr/

 

El Salvador- Honduras sınır kapısı: El Amatillo

Elveda El Salvador.. Merhaba Honduras...

Choluteca Hondurası'nın Güney'deki en büyük şehri.. Oradan Nikaragua'ya geçmek üzere Guasaule sınır kapısına gidiyoruz.

Sınır kapısına girmez döviz satıcılarının ve eşya taşıyıcılarının elinden kaçmanız kolay değil.

 

 © COPYRIGHT 2008, ALL RIGHTS RESERVED